http://www.gececi40.tr.gg/ http://www.onermustafa.tr.gg/
   
  Mustafa Öner
  Grafiti
 
Graffiti suç değil o bir sanattır
Elindeki sadece bir kutu sprey…
Sokakların ressamları.
Yüreğin asi seslenişinin duvarlara yansıması…



…Tüm dünya gözünüzden silinir o anda kendi dünyanız 3 şeyden oluşur; siz, sprey ve duvar ...
Tüm dertlerin kafandan silinir ....

"Graffiti" nedir?



Graffiti sanatının tarihi: Eskilere dayanan bir sanat olduğunu söyleyebiliriz. Eski Mısır döneminde, yolculukları sırasında insanlar duvarlara bir takım şekiller, mesajlar ve yazılar bırakarak yolculuklarına devam ederlermiş. Tabii o zamanlar ismi bu olmasa da ilk grafitinin sinyalleriydi bunlar. Mısırlılardan sonra birçok insan geçtiği yerlere imzasını bırakmaya, resmetmeye devam etmiştir. Aslında duvara yazı yazma isteği insanların iz bırakma isteğiyle açığa çıkmıştır. İzler ve mesajlar bizi graffiti yapan insanın dünyasının içine çekecekti farkında bile olmadan. Yaşam mekanı sadece güzel evlerle neden sınırlı kalacaktı ki? Sokaklar da yaşam mekanıdır aslında. Ve sokakları da yaşam alanı olarak gören ülkelerde graffiti sanatı çok daha yaygınlaşmıştır. Ülkemizde ise ara sokaklarda görüldüğünde şaşırtan tek tük graffitinin dışında pek fazla bir şey görmek mümkün değildir. Türkiye yurtdışındaki ülkelere nazaran biraz geride... Geri olma sebebi de kullandığımız boyalar bence. Ya da tarz (style) eksikliği olabilir.

Buraya park etmek yasaktır, buraya çöp döken ...... veya menekşe sokak gibi yazıları da graffitiden saymamalıyız, değil mi? Şüphesiz çok fazla yetenek gerektiren bu sanat dalını sadece yazı olarak da algılamamak lazım. Karakter çizen usta graffiticiler kendi tarzlarini oluşturup o karakterleri adeta konuşturmuşlardır.

Graffitiyi kısaca açıklamak gerekirse, duvarlara yapılan resim sanatıdır. Graffiti suç değil o bir sanattır, elindeki sadece bir kutu sprey, sokakların ressamları onlar, yüreğin seslenişinin duvarlara yansıması… Gençlerden bazıları suskundu fakat graffiti yaptıkları anda gözlerindeki pırıltıdan yaptıkları sanata gösterdikleri sevgi ve saygı anlaşılıyordu.

O kadar zor bir sanat ki spreye bir fırça kadar sahip olabilmek, hele yasadışı bir graffiti atılıyorsa duvara, belki boyalarını bile bırakıp hızla koşmaktan başka çaren yoktur. Yaptıkları graffitiyi eğer yarım bırakıp gitmişlerse uykusuz geçen bir gecenin belki de ilerleyen saatlerinde dönüp onu tamamlayabilme riskine girerler. Yarım bir graffiti acı verir sanatçısına… Bir de eğer graffitin gasp edilmiş, karalanmışsa o daha kötüdür. Sohbetimiz sırasında graffitisi önünde ağladığını söylerken içim burkuldu ve sanat bunlar, düşünün 2 metrelik bir karakter portre yapmışsınız ve ertesi sabah üstü saçma sapan yazılarla kapatılmış… Önünde kıvrılıp ağlayabilir insan.

Bu arada grafiti yapanlara ``writer`` (yazıcı), grrafitiye yeni başlayanlara da ``kolpa`` deniyormuş. Bir de yaptığınız graffitinin başka biri tarafından bozulması, karalanmasına da ``crosslamak`` deyimini kullanıyorlar. Crossla yaklaşanı crosslarsın, olay bundan ibaret. Graffiti yapan gençler sadece kendi dışa vurumları değil, sosyal konuları da ele alıyorlar. Lübnan savaşı, Irak savaşı gibi konular gibi, bir sprey de barış için sıkıyorlar… Özellikle yurt dışında trenlerin üzerinde yasadışı yazılar yazanlar da oluyor tabi. Ben özellikle tarihi eserlere yapılmamasından yanayım..

Graffiti, rap, hip hop mükemmel uyum ve kardeşliğiyle büyüyüp gelişirken kendi ticari sektörü, kendine has giyim tarzı, kendi yaşam tarzı ve kendi literatürü vardır. Hatta kendi içinde farklı konuşma stilini ve deyimleri de barındırmaktadır.


Graffiti'nin ortaya çıkışında Graffiti sanatının iki farklı çıkışının olduğu söylenmektedir.



İlk çıkış Amerika’ da görülmüştür.

60'lı yıllara bakıldığında iki ayrı grup tarafından kullanılan bir yöntem olduğu görülmekte. Bazı politik gruplar görüşlerini belirtmek için, sokak çeteleri ise hükmettikleri bölgeleri belirleyip herkese duyurmak için sokak duvarlarına imzalarını bırakmaya başladılar. Coolbread ve Cool Earl adinda iki genç isimlerini duyurmak ve kamuoyunda ilgi çekmek için tüm duvarlarına ``nick``lerini yazarak ses getiren iki kişi olmuştur. Yani graffiti sanatı sosyal içerikli mesajlar da taşımaktaydı diyebiliriz.

Graffitinin şehir duvarlarından metrolara, yani underground'a inmesi TAKI-183 takma adıyla tanınan Yunanlı bir gencin oradan oraya haber taşırken sprey boyalarla metroların üzerine adını yazmasıyla başlamıştır. TAKI adı yani nicki (tag) bu gencin adı yerine kullandığı bir kısaltma isimdir, 183 ise yaşadığı caddenin adını ifade ediyormuş. Çoğu metro istasyonunda rastlanan bu ad herkesin ilgisini çekmiş. Benzerleri olan JULIO 204, FRANK 207 ve daha birçoğu metrolara isimlerini ilgi çekecek şekilde yazmaya başlamışlar. Bu isimler çoğaldıkça, rekabet ortamının zorunluluğu olan farklı olarak öne çıkma arayışları da başlamış. En ilgi çekici, en renkli yazı biçimini kullanarak adını yazma uğrası ortaya yepyeni tarzlar çıkarmış. Sanat, kendi gelişimsel sürecini rekabet ortamının da teşviki ile hızla yaşamıştır. Ve böylece ``tag`` adı verilen graffiti yazarı imzasına semboller, ilgi çekici resimler eklenmeye baslamış. Kimileri sayısal semboller, kimileri marka amblemi gibi şekiller kullanmıştır. Zamanla kullanılan harflerin boyutları büyümüş, harflerin içi desenlerle süslenmeye başlanmış, yaratıcılık sınır tanımamış. Herkes kendi yazım tarzını belirlemiş ve kendine has renkleri kullanmıştır.
h
İkincisi ise Almanya’ da görülen graffitiler…

2. Dünya Savaşı' ndan sonra doğu bloğunu belirlemek için yapılan Berlin Duvarı, uzun süre insanlar üzerinde, özellikle Doğu Almanya halkı için bir baskı olmuştur. 1970' lerin basında protesto amacıyla ghetto insanları çeşitli yazılar yazmaya başladı. Yazıların amacı sadece mevcut düzene başkaldırma idi. Yani hiç bir sanat ruhu taşımıyordu. 80' lerde graffiti kültürü gelişmeye devam etti, artık insanlar sadece mesaj vermek yerine görselliğe de önem veriyorlardı, Berlin ve Münih graffiti sanatçıları bu konuda çok uzmanlaştılar.



Şehrin her yerini kafasına göre boyayan bu anonim sanatçılar, medyanın da ilgisini çekmiş çekmesine ama haklarında en fazla bir iki yazı yazılmış, geçilmiş. Graffiti bir üniversite öğrencisinin ilgisini çekene kadar, underground sanatçılar tarafından icra edilmeye devam edilmiş. Hugo Martinez adlı öğrenci, graffiti' deki potansiyeli fark edip, *United Graffiti Artists* derneğini kurmuş ve graffiti örneklerini bir sergide sanatsever kitlelere sunmuş.

Türkiye’ de ise ekol olmuş isimlerden biri TUNÇ DİNDAŞ’tır. Özellikle yasadışı graffiti yapanlar için söylediği - Bir graffitici her şeyden önce zeki olmalı ve hızlı koşabilmeli, sözleri. Graffiti sanatının içinde bulundurduğu tatlı adrenalinden ip uçları veriyor bizlere. Görüştüğüm graffitici gençler, Tunç Dindaş’ tan övgüyle bahsettiler, "graffitinin babasıdır O" demeleri graffiti sanatına gönül vermiş üstadların ve Türkiye’de graffiti adına sevindirici.

Kocaeli’ de yaşayan ve graffiti yapan W2L ve Style Of İzmit grupları mevcut. W2L yani ``Writer to Let``, Türkçe anlamıyla kiralık yazıcılarla graffiti sanatına dair konuştuk. W2L 3 kişiden, Style Of İzmit ise 4 kişiden oluşuyor. Bu iki grup aralarındaki sıcak dostluk ilişkileri ile aynı duvarda çalışma yapıyorlar. Harçlıklarını ortak bir kasada biriktirip anlaştıkları bir boyacıdan indirimli aldıkları boyalar her şeyleri. Çalışırken içlerindeki ritme göre hareketleri de şekilleniyordu. Rude, Bew, Dust, dansçıları Myro ve bayan graffiticileri ve rapçileri Rota yüksek konsantrasyonları ile bizlere performans gösterisi yaptılar. Graffiti yapılırken oraya toplananların hepsi graffiti yapmak zorunda değildir. O ortam ve havayı, o gizli başkaldırışı seyretmek de müthiş zevk verici. Bizler Fotoritim ailesi olarak ; Ali Emre Çetiner, Berna Akcan, Yekta Tan, Ayşegül Kanbak ve ben Sema Özevin graffitiye dair W2L graffiti grubu ile bir gün geçirdik. Fotoritim Dergisi adına yaptıkları graffiti için çok teşekkür ederken hala hepimiz için ``ne kadar güzel bir gündü`` söyleminin tebessümü dudaklarımızdaydı.



Graffiti Bir Sanattır Unutma, Unutturma !

Hiphop ya da rap? Neden Underground?



Graffiti'nin hip hop kültürünün bir parçası olmasını nasıl açıklayabiliriz? Bu graffiti yazarlarının çoğunluğu gettolarda yasayan siyah ve Latin kökenli gençlerden oluşmaktaymış. Gizli hip hop partilerine katılan gençler bu ambiyansı sokağa taşıyıp kendilerini göstermek için her yere imzalarını atmaya başlamışlar. Graffiti evlerde saklı kalmayıp tüm şehre yayıldığı için hip hopun yayılmasında ve tanınmasında en etkili unsur olduğu tartışılmazdır..



Graffiti' nin ilgiyi kendine çekmek ve sesini duyurmak için etkili bir yol olduğu anlaşıldığında, duvarlara, metrolara, taksilere yazılanlar sadece nick yani tag' lerle sınırlı kalmamış; graffiti adeta içini dökerek yaratıcılığını sergilemenin yolu olmuştur. Gerçekten de graffiti' nin yoğun olarak uygulandığı şehirlerde her duvarda bir sanat eserine rastlamak mümkün. Tabii Amerika'da graffitinin şehir düzenini ve göz zevkini bozduğunu düşünenler de var. Bir graffiti eserinin ömrü bu sebeple çok uzun olamamaktadır ama silinenin yerine çok kısa zamanda bir yenisi eklenmektedir. Şehir aktivizminin önemli bir parçası olan graffiti hala bir sanat dalı olarak kabul edilmiyor ama bu graffiti sanatçılarının pek de umrunda değil. Onlar kendi gruplarını kurup anonim kalmaya devam ederek izlerini şehrin muhtelif yerlerine bırakmaya devam ediyorlar.

Graffiti çevrelerinde tanınmak ve isim yapmak için öncelikle işin erbablarıyla tanışıp onların yanında çömezlik yapmak gerekiyor. Bu grupların içinden yetişip yavaş yavaş adını duyurmaya başlayanlar da kendi gruplarını kuruyorlar. Hatta dünyanin dört bir yanından graffiti sanatçıları, ünlülerle tanışmak ve onları iş basında izleyip feyz almak için Amerika'ya, graffitinin anavatanı Bronx' a geliyormuş. Bu devasa graffitilere internetten ulaşmanız mümkün olabilir, tabi gidip görmek kadar etkili olmasa da..

Rude, Bew ve Dust boyarken ortak söylemleri şuydu;



‘’Graffiti yaparken benim özelliğimdir başkasında da var mı? Bilmiyorum ama çevremdekileri göremem bütün kalbimle söylüyorum elim, duvar, sprey ve parmaklarım vardır sadece. Ve kimseyle konuşamam duyamam’’ diyor konuştuğum gençler ve inanın sanat eğitimi aldıklarında ülkemiz bir çok sanatçı kazanacaktır. Onlar sokak ressamları ve ellerindeki sadece bir kutu sprey…

Graffiti suç değil o bir sanattır



Elindeki sadece bir kutu sprey…



Sokakların ressamları..



Yüreğin asi seslenişinin duvarlara yansıması…



Nickleri ne olursa olsun Samet, Berkem, Tuncer, Cihan, Turgay ve Resul, onlar sanatçılar…


Writers two Let grubuna teşekkürlerimle..

SOKAKLAR ÖZGÜRLÜKTÜR….






Boyarken neler hissediyorsunuz?

Boyarken kendimi kaybediyorum.O anda her şey kafamdan siliniyor. Dünya sadece sprey, duvar ve benden oluşuyor. Gözüm hiç bir şeyi görmüyor. Dış dünyayla bağlantınız kesiliyor. Bir uçaktan paraşütle atlamak gibi.

Boyaları nasıl temin ediyorsunuz?

Kendi harçlıklarımızı biriktirip her zaman aldığımız sprey boya bayisinden alıyoruz.



Sponsor ile çalışmayı düşünür müsünüz?

Evet güzel olurdu ; maliyet azalır, daha fazla graffiti, daha fazla sanat, daha çabuk gelişmek…





Bu işin tadı gerçekten kaçamak olarak boyamakta mıdır? İzin alarak yapsanız aynı keyfi alır mıydınız?

Bakın ikisinin de güzelliği farklı… İzinli boyarken gerçekten yapabileceğinizin, yeteneğinizin en üst noktasını kullanabiliyorsunuz. Acele yok, daha temiz, belki saatlerce belki günlerce uğraşıyorsunuz ama sonuç sanatsal anlamda güzel bir sonuç . İçiniz rahat oluyor, telaş yok, panik yok.


Ama kaçamak boyamakta adrenalin var ;her şeye bedel.

İşiniz yarım kaldığında neler hissedersiniz?

O gece uyumayı düşünmemiz hata olur. Ertesi gün nasıl yapsam, neler yapsam, ne eklesem... Gece bu düşüncelerden gözünüze uyku girmiyor. Heyecan da var. Her çalışma yeni bir heyecan. Biraz da korku ; yarına kadar karalanır mı diye.



Yaptığınız graffitinin üzerinin boyandığını ya da silindigini gördüğünüzdeki hisleriniz?

Graffitinin en can alıcı noktası bu. Tüm emekleriniz boşa gitmiştir . Maddi duyguyu bir yana bırakın emeğiniz harcanmıştır. Siz günlerce uğraşırsınız biri gelir 5 dakikada karalar. Kötü bir şey ya ... Buradan graffitiye tag atıp karalayıp birşey olacağanı zanneden arkadaşlara tek bir lafım var ; onu yaparken akıttığım her ter damlası haram olsun!



Genelde isimlerinizi mi yazarsınız yoksa o an içinizden geçeni mi

yaparsınız? Neye göre belirlersiniz?

Herkesin bir tag' i vardır veya grubu. Ya grubunun ismini ya da kendi tag' ini yani nickini yazar.

Çizdiklerinizle vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Barış, kardeşlik, dostluk.



Örnek aldığınız birileri oldu mu ya da var mı?

Bana graffitiyi sıra arkadaşım ``Soi Den Dark`` öğretmişti.Hep onu örnek aldım tek örneğim, O.



Fırsat verilse en çok boyamak istediğiniz duvar nerenin duvarı olurdu? Ne çizerdiniz?

İzmit Çarşı' nın tam ortası ; çünkü graffitiyi insanlar daha yakından tanırlardı. Yasal duvarlarımız biraz şehrin dış tarafında kalıyor. Bütünlük, mesaji veren bir tema çizerdim.



En iyi graffiti siteleri nelerdir?

www.dare.ch

www.cantwo.com

www.graffitiart.de

www.turkisi.biz

www.spraystars.com



Gençler arasında yayılması nasıl ?

Eğer bir arkadaşınız graffiti ile uğraşıyorsa sizin de ilginizi çeker, yeteneğin de varsa başlarsın, bu şekilde yayılır.



Yani sigara gibi ; al bir de sen yak. O diğerine söyler al bir de sen yak, gider. Tek farkı sigara gibi zararlı değil yararlı bir şey.



Bu işin felsefesi var mı?

Bu işin felsefesi resim sanatını, resim sergileri veya galerilerini dışarıya yani sokaklara taşımak, insanların sanat görmek için sergiye gitmesine gerek kalmamasını, sokakta da güzel şeylerin olduğunu, çevreyi güzelleştirmeyi, yani boş bir duvarda siyasi partilerin afişlerini, köprü altlarında içki içen varoşların yerine grafiti sanatını göstermek.

Belirli bir metodolojiden bahsedilebilinir mi?

İlk önce kağıda tasarlarsın sonra renkleri temaya göre canlandırırsın sonra duvara geçip tek tek aşamalar üzerinde yaparsın

Aşamaları da ;

1. taslağı çizersin

2. içini boyarsın

3. bloklarını yani boyut verirsin

4. second line yani graffitiyi arka plandan ayıran rengi yaparsınız

5. outline yani dış çizgilerini çekersiniz

6. arka planı boyarsınız

7. hataları düzeltirsiniz

8. son madde ise her şeyi bitirip derin bir nefesten sonra tag'inizi imza gibi yanına atarsınız ve selamları yazarsınız



Graffiti sanat ise kendinizi sanatın neresinde görüyorsunuz?

Bir müzik için piyanist neyse, bir resim için ressam neyse, bir tiyatro için oyuncu neyse graffiti için biziz.



Sanat eğitimi alanınız var mı?

Graffitiyi öğrenmek için eğitime gerek yok, yetenek varsa kendiniz yaparsınız gelişirsiniz.



Samet graffiti yaparak para kazanıyor. Duvarları boyayamadığı günlerde talep üzerine cafe içlerine graffitiler yapıyor. En büyük hayali sanat eğitimi almak ve Güzel Sanatlar 'da okumak…



DUST

Cihan Uyar

Yaş :18 İzmit/Kocaeli

Eğitim durumu: Atatürk Anadolu Teknik Lisesi

Mail:





Ne zamandır graffiti ile ilgileniyorsunuz?

Yaklaşık 1 buçuk yıldır…



Grubunuz kaç kişiden oluşuyor?

Grubumuz 3 kişiden oluşuyor w2L-writer’s to let

Nickiniz nedir?

Dust



Boyarken neler hissediyorsunuz?

Boyamak cidden çok güzel bir duygu. Bütün içinizdekini oraya yansıtıyorsunuz çünkü…Duvar, sprey ve Sen…



Boyaları nasıl temin ediyorsunuz?

Boyaları genelde sürekli aldığımız bir boyacıdan temin ediyoruz biraz yardımcı oluyorlar bize ama sıkıntı çekiyoruz…



Sponsor ile çalışmayı düşünür müsünüz?

Evet aslında öyle bir şey olsa güzel olurdu.






Bu işin tadı gerçekten kaçamak olarak boyamakta mıdır? İzin alarak yapsanız aynı keyfi alır mıydınız?

Ya aslında yasadisi yapmanın çok heyecan verici bir şey olduğunu düşünüyorum ama henüz yasadisi çalışmam yok… Fakat yasal boyama duvarlarımız çok az… Az olduğu için mutlaka kendi graffitimizin veya bir arkadaşımızın graffiti sinin üstüne yapmak zorunda kalıyoruz



İşiniz yarım kaldığında neler hissedersiniz?

Cidden kötü sonuçlar açıyor… İzmit'te w2L ye ait olan ilk büyük çalışmamızda gece konsere gitmemiz gerektiği için yarıda bırakmıştık ‘ah keşke bitirseydik’ diye içinizde kalıyor biraz…Konser çıkışında graffitimiz bitmediği halde crosslanmıştı (crosslanmak yani bi grafffitinin üzerinin karalanması).



Yaptığınız graffitinin üzerinin boyandığını ya da silindigini gördüğünüzdeki hisleriniz?

İşte yukarda anlattığım olaydan sonra rude ile birlikte oturup ağladık graffitinin başında…Düşünsenize daha grafitiniz bitmemiş halde ve yaklaşık 7 saat uğraşmışsınız onun için fakat 2 saniyede yok edilebiliyor…



Genelde isimlerinizi mi yazarsınız yoksa o an içinizden geçeni mi yaparsınız? Neye göre belirlersiniz?

Hepimizin belirli bir tag' i var… Herkes kendi tag' ini veya crew inin adını yazar genelde…



Çizdiklerinizle vermek istediğiniz bir mesaj var mıdır?

Grafiti aslında gerçekten kötü bir şey değil fakat bazıları bunu kötü algılıyor…Graffiti bizim için yaşam kaynağı kendimizi buluyoruz biz onunla



Örnek aldığınız birileri oldu mu ya da var mı?

Ben ilk olarak SET i örnek almıştım çünkü çağırıldığım ilk `` hall of fame`` de benle çok ilgilenmişti ve işin püf noktalarını göstermişti bana… Kendisi şu an askerde olduğu için bütün graffitilerimiz onun için yapılıyor…



Fırsat verilse en çok boyamak istediğiniz duvar nerenin duvarı olurdu? Ne çizerdiniz?

Bunu gerçekten düşünmedim ama fırsat verilseydi boş duvar bırakmazdık sanırım.



Müzik ve yurtdışında graffiti siteleri nelerdir?

Müzik olarak RAP dinliyoruz genelde… Özellikle Sagopa K. Mode XL Kolera…



Gençler arasında yayılması nasıl ?

Ya herkes yapmaya çalışıyor bunu… Yaşları bizden daha küçük olan arkadaşlarımız kendi gruplarını kurup yapıyorlar yayılması bizim gibi bu işi gönülden yapanlar için çok güzel ama çoğumuzun ailesi sorun sanıyor.



Bu işin felsefesi var mı?

Bence bir felsefesi yok sadece konsantre olmak gerekiyor…



Belirli bir metodolojiden bahsedilebilinir mi?

Evet belli bir metod var…





Graffiti sanat ise kendinizi sanatın neresinde görüyorsunuz?

Ben daha ilk basamağı yeni çıktığımızı düşünüyorum… Çünkü daha 1 buçuk yıl oldu bu işe başlayalı…Yani ben daha yeniyim diğer arkadaşlarımın benden çok daha iyi olduğunu düşünüyorum





Sanat eğitimi alanınız var mı?

Bu işin belli bir kursu veya okulu yok fakat güzel sanatlar en yakın lise veya üniversite bu işe…









BEW

Tuncer

Yaş:17 Adapazarı/Sakarya

Eğitim durumu: Atafen Koleji

Mail:



Ne zamandır graffiti ile ilgileniyorsunuz?

2003'ten beri ilgileniyorum. Kendimi olabildiğince geliştirmeye calışıyorum.



Grubunuz kaç kişiden oluşuyor?

Grubumuz 3 kişiden oluşuyor. İsmi 'Writer To Let' W2L yani, kiralık Writer'lar anlamında.

Nickiniz nedir?

Bew , Dust , Rude olarak yolumuza devam ediyoruz.



Boyarken neler hissediyorsunuz?

Graffiti yaparken resmen çevremdeki insanlarla iletişimim kesiliyor ve kendimi apayrı bir dünyanın içinde buluyorum. Hayatta hissetmediğim duyguları hissediyorum.



Boyaları nasıl temin ediyorsunuz?

Aramızda para biriktirerek temin ediyoruz.



Sponsor ile çalışmayı düşünürmüsünüz?

Tabiki. Neden olmasın. Ama Türkiye'de tek umidimiz Akçalı...



Bu işin tadı gerçekten kaçamak olarak boyamakta mıdır? İzin alarak yapsanız aynı keyfi alır mıydınız?

İzinsiz yapılan calışma hiç bir zevkin onüne geçemez. Yasadisi yaparken kendimi korku ve adrenalin içinde buluyorum. Yasalda ise kafa dağıtıcı , uzerinde istediğim kadar calışabilecegim bir ortam oluyor. O yüzden yasadisi tartışmasız onde ...



İşiniz yarım kaldığında neler hissedersiniz?

İşimi hiçbir zaman yarım bırakmam ama yarım bıraktıklarım da olmadı denemez. Arkamda birşey bırakmışım gibi geliyor. Emeğimi sonuna kadar harcamak isterim...



Yaptığınız graffitinin üzerinin boyandığını ya da silindigini gördüğünüzdeki hisleriniz?

Emeğimizin boşuna gittiğini görüyoruz. Önünüzde can cekişen yavru bir kedi gibi ve siz o yavru kediye yardım edemiyorsunuz. Bunu düşünüyoruz...



Genelde isimlerinizi mi yazarsınız yoksa o an içinizden geçeni mi yaparsınız? Neye göre belirlersiniz?

Genelde kendi belirlediğimiz isimleri yazarız. Lakabımız on planda denebilir. Nickini belirlediysen sorun yok zaten...



Çizdiklerinizle vermek istediğiniz bir mesaj var mıdır?

Graffiti bir sanattır. Sanattan mahrum kalmış bir devlet düşünülemez.



Örnek aldığınız birileri oldu mu ya da var mı?

Her Writer gibi bizim de oldu tabi. Onlardan esinlenip aklımızda kurduklarımızı hayata geçirdik.



Fırsat verilse en çok boyamak istediğiniz duvar nerenin duvarı olurdu? Ne çizerdiniz?

Büyük binaları boyayıp çizdiklerimi sergilemeyi isterdim. Sadece Bew yazardım Ve birkaç karakter...



Güzel graffiti siteleri nelerdir?

Sayamayacağımız kadar profesyonel siteler var. Birkaç ornek vermek gerekirse; www.dare.ch , www.graffitiart.de gibileri.



Gençler arasında yayılması nasıl ?

Gençler arasında pek yaygın değil aslında. Kendine güvenen bu sanata atılmalı bence.



Bu işin felsefesi var mı?

Graffiti bir sanattır. Graffiti sanatını suç olarak görenler cahildir.



Belirli bir metodolojiden bahsedilebilinir mi?

Graffiti Metodu ; taslakla başlar, iç boyama, blok, second outline, outline, arka plan olarak devam eder. Metodu budur.



Sanat ise kendilerinizi sanatın neresinde görüyorsunuz?

Türkiye'de pek yaygın değil aslında. Ama graffiti sanatının Türkiye'deki yeri pek cok ulkeden daha on sıralarda.



Sanat eğitimi alanınız var mı?

Benim yok. Kendi cabamla bu güne kadar geldim. Güzel Sanatlarda okuyanlar cok sanslı.



Son olarak bizim için kendilerini yoran bütün arkadaşlara teşekkür ediyorum.



Graffiti bir sanattır, Unutma... Unutturma !
 

http://www.zibil.org/files/images/graffiti_4.jpg
http://www.zibil.org/files/images/adidas-atwfom-graffiti.jpg
http://i66.photobucket.com/albums/h275/coshh/graffiti/graffiti-1.jpg
http://humantree.com/expanse/uploads/1161102548_graffiti_skull.jpg
http://www.intomobile.com/wp-content/uploads/2007/08/invisible-graffiti.jpg
http://www.wallpaperbase.com/wallpapers/photography/graffiti/graffiti_1.jpg
http://www.kalisz.mm.pl/~was/graffiti/graffiti1.jpg
http://www.turkstyle.org/graffiti/graffiti/buyuk/graffiti_10102007051713.jpg
http://www.resimseli.com/data/media/281/graffiti.jpg

http://www.hiphop.gr/subjects/ae_graffiti.jpg
http://www.buytaert.net/cache/images-miscellaneous-2006-graffiti-1-500x500.jpg

http://img242.imageshack.us/img242/2002/slekonjk4.jpg
http://www.createdinbirmingham.com/wp-content/uploads/2007/08/hoakser_graffiti.jpg
]
 
  Bugün 4 ziyaretçi (6 klik) kişi burdaydı! Copyright Tüm Hakları "www.onermustafa.tr.gg - Mustafa Öner'e" aittir.  
 

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol